Reflü, Gastrit ve Ülser Teşhis ve Tedavisinde Endoskopik Yöntemler

Endoskopi Nedir?

Endoskopi, sindirim sisteminin iç yüzeyini doğrudan görüntülemeye olanak tanıyan minimal invaziv bir tanı ve tedavi yöntemidir. Ağız yoluyla girilen esnek bir tüp (endoskop) aracılığıyla yemek borusu, mide ve onikiparmak bağırsağı incelenir. Bu işlem özellikle reflü, gastrit ve peptik ülser gibi üst gastrointestinal sistem hastalıklarının değerlendirilmesinde altın standarttır.

Hangi Durumlarda Endoskopi Yapılır?

Yutma güçlüğü, uzun süren mide yanması
Açlık veya yemek sonrası mide ağrısı
Kusma, kanlı kusma ya da siyah dışkı (melena)
Anemi, kilo kaybı, iştahsızlık gibi alarm semptomları
İlaç tedavisine yanıt vermeyen kronik dispepsi

Reflü, Gastrit ve Ülser Tanısında Endoskopi

1. Reflü (Gastroözofageal Reflü Hastalığı – GERD)

Endoskopi, yemek borusunda erozyon ya da Barrett özofagus varlığını tespit edebilir.
Los Angeles sınıflaması ile reflü şiddeti derecelendirilir.
Biyopsi ile displazi ya da malignite dışlanabilir.

2. Gastrit

Mukozada hiperemi, ödem, erozyon veya atrofik değişiklikler endoskopik olarak izlenir.
Helikobakter pilori enfeksiyonu araştırılır (biyopsi ile hızlı üreaz testi veya histopatoloji).
Kronik aktif gastrit ile malignite ayrımı yapılabilir.

3. Peptik Ülser (Mide ve Duodenum Ülseri)

Endoskopi ile ülserin yeri, derinliği ve komplikasyonları (kanama, perforasyon) değerlendirilir.
Malignite ayırımı için biyopsi alınması zorunludur, özellikle mide ülserlerinde.
Aktif kanamalarda hem tanı hem de tedavi imkanı sağlar.

Endoskopik Tedavi Yöntemleri

Reflüde:

Endoskopik antireflü teknikler (örneğin Stretta prosedürü) seçilmiş vakalarda uygulanabilir.
Cerrahiye alternatif, minimal invaziv çözümler sunar.

Ülserde:

Aktif kanamalarda enjeksiyon, termal koagülasyon veya hemoklip uygulamaları yapılabilir.
Endoskopik hemostaz, cerrahiye olan ihtiyacı azaltır.

Gastritte:

Direkt tedavi yoktur ancak biyopsiyle tanı konur ve tedavi yönlendirilir.

Endoskopi Sonrası Süreç

İşlem sonrası birkaç saat gözlem gerekir.
Biyopsi alınmışsa, patoloji raporu yönlendirici olur.
Komplikasyonlar nadirdir; en sık görülenler hafif boğaz ağrısı, şişkinlik ve nadiren perforasyon veya kanamadır.

Özetle

Endoskopik yöntemler, reflü, gastrit ve ülser gibi üst gastrointestinal hastalıkların hem teşhisinde hem de gerektiğinde tedavisinde kritik bir rol oynar. Doğrudan gözlem ve biyopsi alma imkânı, bu yöntemleri vazgeçilmez kılar. Gelişmiş endoskopik tekniklerle kanama kontrolü, erken tanı ve invaziv cerrahiden kaçınmak mümkündür.

Bu makale bilgilendirme amaçlıdır. Bir uzman hekime veya doktorunuza danışmadan hareket etmeyiniz.

Anahtar Kelimeler: Endoskopi, reflü teşhisi, gastrit endoskopisi, ülser tanısı, üst gastrointestinal sistem, helicobacter pylori, endoskopik biyopsi, endoskopik tedavi, mide kanaması, Barrett özofagus.