Yakın Çağ’da Osmanlı İmparatorluğu’nun Siyasi Yıkılış Süreci Nasıldı?
19. Yüzyıl: Siyasi Merkezîleşme Çabaları ve Dağılma Eğilimleri
- yüzyıl Osmanlı Devleti için hem reformların arttığı hem de merkezî otoritenin zayıfladığı çelişkili bir dönemdi. Tanzimat (1839) ve Islahat Fermanı (1856) gibi anayasal ve idari reformlar, Batı Avrupa örneklerine göre modernleşmeyi hedefliyordu. Ancak bu reformlar:
- Eyaletlerin yerel otoritelerini ortadan kaldıramadı,
- Azınlık isyanlarını durduramadı,
- Avrupa devletlerinin Osmanlı iç işlerine müdahalesini daha da meşrulaştırdı.
Bu süreçte Osmanlı, diplomatik bağımlılık ve ekonomik dış borçlanma nedeniyle Batılı devletlerin kontrolüne açık hale geldi.
93 Harbi (1877–1878) ve Berlin Kongresi
Osmanlı’nın siyasi gerilemesinde dönüm noktası, Rusya ile yapılan 1877–1878 Osmanlı-Rus Savaşı’dır. Bu savaş:
- Balkanlar’daki Osmanlı varlığını büyük ölçüde sarstı.
- Romanya, Sırbistan ve Karadağ tam bağımsız oldu.
- Bulgaristan özerk prenslik haline geldi.
Ardından yapılan Berlin Kongresi, Batılı güçlerin Osmanlı üzerindeki nüfuzlarını artırdığı, Anadolu ve Arap topraklarında iç dinamikleri şekillendirdiği bir diplomatik platforma dönüştü. Osmanlı artık yalnızca askerî değil, siyasi anlamda da Avrupa’nın “hasta adamı” ilan edilmişti.
II. Abdülhamid Dönemi (1876–1909) ve Otoriter Merkezileşme
II. Abdülhamid, 1876’da Kanun-ı Esasiyi ilan ederek meşrutiyet idaresini başlatsa da, 1878’de meclisi kapatarak istibdat yönetimine geçti. Bu dönemde:
- Siyasi muhalefet bastırıldı,
- Jurnal ve sansür sistemi kurumsallaştı,
- Merkeziyetçilik artarken yerel güç odakları daha da dirençli hale geldi.
Her ne kadar eğitim, ulaşım ve iletişim altyapısında ilerlemeler yaşansa da, Abdülhamid dönemi halkın siyasal temsilini engelleyen bir yapıya büründü. Bu da Osmanlı’nın iç dengelerini uzun vadede zayıflattı.
II. Meşrutiyet ve İttihat ve Terakki’nin Yükselişi
1908’de İkinci Meşrutiyet’in ilanı, anayasal ve parlamenter yönetimi yeniden başlattı. Ancak bu sefer iktidara gelen İttihat ve Terakki Cemiyeti:
- Devleti merkezî bir yapı altında tutmaya çalıştı,
- Etnik kimlikleri baskılayan Osmanlılık yerine Türkçülük vurgusu yaptı,
- Bu durum, Arap, Arnavut ve diğer etnik gruplarda ayrılıkçı hareketleri hızlandırdı.
1912-1913 Balkan Savaşları ile Osmanlı, Avrupa’daki tüm topraklarını neredeyse kaybetti. Selanik, Manastır gibi şehirler elden çıktı; ordu yıprandı ve iç siyaset daha da radikalleşti.
I. Dünya Savaşı ve Nihai Çöküş
Osmanlı Devleti, 1914’te Almanya ile ittifak yaparak I. Dünya Savaşı’na girdi. Bu karar, İttihatçıların siyasal kumarı olarak değerlendirilir. Savaş sürecinde:
- Kafkasya, Çanakkale, Kanal ve Hicaz cepheleri açıldı,
- 1915 Ermeni Tehciri, uluslararası meşruiyet açısından Osmanlı’yı zora soktu,
- Arap İsyanı (1916) ile Osmanlı’nın Arap toprakları kaybedildi,
- 1918’de imzalanan Mondros Mütarekesi ile Osmanlı resmen teslim oldu.
Mütareke Dönemi (1918–1922): Fiilî Dağılış ve İşgal
Mondros’tan sonra Osmanlı toprakları İngiltere, Fransa, İtalya ve Yunanistan tarafından işgal edildi. İstanbul resmen işgal altına girdi. Bu süreçte:
- Padişah Vahdettin’in pasif tutumu tepkilere yol açtı,
- Meclis-i Mebusan yeniden toplansa da dağıtıldı,
- Anadolu’da Mustafa Kemal Paşa önderliğinde Kuva-yi Milliye hareketi doğdu.
İtilaf Devletleri, Sevr Antlaşması ile Osmanlı’yı tamamen tasfiye etmek istedi. Ancak bu antlaşma hiçbir zaman fiilen uygulanamadı; çünkü Anadolu’da bağımsızlık mücadelesi başlamıştı.
Osmanlı’nın Hukuki ve Siyasi Olarak Sona Ermesi
Mustafa Kemal’in liderliğinde yürütülen Türk Kurtuluş Savaşı sonunda 1920’de TBMM kuruldu, 1922’de ise:
- Saltanat kaldırıldı,
- Vahdettin yurtdışına kaçtı,
- Lozan Antlaşması (1923) ile Türkiye Cumhuriyeti’nin uluslararası tanınması sağlandı.
Böylece Osmanlı İmparatorluğu, siyasal, hukuksal ve uluslararası düzeyde sona ermiş oldu.
Anahtar Kelimeler
Osmanlı siyasi yıkılışı, Tanzimat reformları, Berlin Kongresi, II. Abdülhamid, İttihat ve Terakki, II. Meşrutiyet, Balkan Savaşları, I. Dünya Savaşı, Mondros Mütarekesi, Sevr Antlaşması, TBMM, Saltanatın kaldırılması
Bu makale bilgilendirme amaçlıdır. Osmanlı İmparatorluğu’nun siyasi tarihiyle ilgili akademik düzeyde bilgi edinmek için bir tarih uzmanına veya ilgili alandaki akademisyene danışınız.