1 /13
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
ANSİOX® 1 mg tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde: Alprazolam 1 mg
Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı sütten elde edilir) 143,6 mg
Yardımcı maddeler için 6.1’e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Tablet.
Beyaz renkli, yuvarlak, bikonveks, bir yüzü çentikli tabletler.
Çentiğin amacı tabletin kolayca bölünebilir olması içindir fakat ilacın eşit dozlara bölünmesi
anlamına gelmemektedir, hastanın yutmasını kolaylaştırmak içindir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Anksiyete bozuklukları
Şiddetli anksiyete belirtilerinin kısa süreli giderilmesi için kullanılır.
Anksiyete bozukluğunda etkinliğini gösteren plasebo kontrollü çift kör çalışmaların süresi 4
ayla sınırlıdır. Doktor her hasta özelinde ilacın yararlılığını düzenli olarak kontrol etmelidir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
Yeşil reçete ile satılır.
Tedavi mümkün olduğunca kısa sürmelidir. Hastanın en fazla 4 haftalık tedavi sonrasında
yeniden değerlendirilmesi ve özellikle de hastanın semptomları ortadan kalkmışsa sürdürülen
tedavi gereksiniminin belirlenmesi önerilmektedir. Toplam tedavi süresi, azaltma süreci de
dahil olmak üzere 8-12 haftayı geçmemelidir.
Bazı vakalarda maksimum tedavi süresini aşan bir uzatma gerekebilir; bu durumda uzatma,
hastanın durumu özel olarak yeniden değerlendirilmeden yapılmamalıdır. Tüm
benzodiazepinlerle olduğu gibi, hekimler uzun süreli kullanımın bazı hastalarda bağımlılığa yol
açabileceğinin farkında olmalıdır.
Belirtilerin şiddetine ve hastanın yanıtına göre her hasta için en uygun ANSİOX® dozu
saptanmalıdır. Aşağıdaki tablodaki dozlar, birçok hastanın gereksinimini karşılayacaktır.
Semptomları kontrol edecek en düşük doz kullanılmalıdır. 4 haftadan daha uzun olmayan
aralıklarda doz tekrar değerlendirilmelidir. Daha yüksek dozların gerektiği hastalarda,
istenmeyen etkilerden kaçınmak için doz arttırımları dikkatle yapılmalıdır. Daha yüksek dozlar
gerektiği zaman, akşam dozu günlük dozlardan önce artırılmalıdır. Genel olarak, daha
2 /13
önce psikotropik ilaçla tedavi edilmiş veya kronik alkol bağımlılığı hikayesi olan hastalara
kıyasla daha önce psikotropik ilaç almamış hastalar için daha düşük dozlar gerekecektir.
Genel bir kural olarak, daha önce psikotrop ilaç tedavisi uygulanmamış hastalar için, daha
önceden minör trankilizan, antidepresan ya da hipnotik tedavisi uygulananlardan biraz daha
düşük dozlara ihtiyaç duyar. Yaşlılarda ya da debil hastalarda aşırı sedasyon ya da ataksi
gelişmesini önlemek amacıyla, en düşük etkili dozu kullanma genel ilkesine uyulmalıdır.
Normal başlangıç dozu
(yan etki görülürse doz
azaltılmalıdır)
Normal doz sınırları (yan etki
görülürse doz azaltılmalıdır)
Anksiyete Günde 3 defa 0,25-0,5 mg Bölünmüş dozlar halinde
günde 0,5-3 mg
Geriyatrik hastalar ya da
debilizan hastalık varlığında
Günde 2-3 defa 0,25 mg Bölünmüş dozlar halinde
günde 0,5-0,75 mg; gerekirse
ve tolere edilirse doz tedricen
arttırılır.
Tedavinin kesilmesi
Tedavi kesilirken hasta yakından takip edilerek doz kademeli olarak azaltılmalıdır. Günlük
alprazolam dozunun her üç günde bir 0,5 mg’dan fazla azaltılmaması önerilir. Bazı hastalarda
dozun daha da yavaş azaltılması gerekebilir.
Yan etkilerin ortaya çıkması halinde doz azaltılmalıdır. Tedavinin düzenli aralıklarla gözden
geçirilmesi ve kullanımın mümkün olan en kısa sürede kesilmesi tavsiye edilir. Daha uzun
süreli tedavinin gerekli olması halinde, bağımlılık riskinin en aza indirilmesi için aralıklı tedavi
düşünülebilir.
Uygulama şekli
Ağızdan alınır. Tabletler parçalanmadan ve çiğnenmeden bir bardak su ile yutulmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Böbrek/karaciğer yetmezliği
Benzodiazepinler şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastaların tedavisinde kullanılmaz.
Böbrek veya karaciğer fonksiyonu bozukluğu olan hastaların tedavisinde dikkatli olunması
önerilmektedir.
Pediyatrik popülasyon
18 yaşından küçük çocuklarda alprazolamın etkililiği ve güvenliliği kanıtlanmamıştır.
Çocuklarda kullanımı tavsiye edilmez.
3 /13
Geriyatrik popülasyon
Yaşlı hastalarda ilacın klerensinde azalma ve diğer benzodiazepinlerle olduğu gibi ilaca
duyarlılıkta artma vardır. Yaşlı hastalarda veya zayıf düşürücü hastalık varlığında: Gerekli
olması ve tolere edilmesi halinde kademeli olarak artırılmak üzere günde iki veya üç kez 0,25
mg kullanılır.
4.3. Kontrendikasyonlar
ANSİOX® aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:
Benzodiazepinlere, alprazolama veya bölüm 6.1’de listelenmiş yardımcı maddelerin
herhangi birine karşı aşırı duyarlılık
Miyastenia gravis
Şiddetli solunum yetmezliği
Uyku apnesi sendromu
Şiddetli karaciğer yetmezliği
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Böbrek ve karaciğer yetmezliği:
Böbrek fonksiyon bozukluğu ya da hafif ile orta dereceli karaciğer yetmezliği olan hastaların
tedavisinde dikkatli olunmalıdır.
Depresyon/anksiyete
Benzodiazepin ve benzeri ajanlar depresyonla ilişkili anksiyete veya majör depresyonu olan
hastalarda intihar riskini arttırabileceği için tek başına kullanılmamalıdır (bu tür hastalarda
intihara yol açabilir). Depresyon bulguları ve semptomları veya intihar eğilimi olan hastalarda,
alprazolam dikkatli bir şekilde kullanılmalıdır ve reçete boyutu sınırlandırılmalıdır.
Pediyatrik popülasyon
Alprazolamın güvenliliği ve etkililiği 18 yaşın altındaki çocuk ve ergenlerde
belirlenememiştir. Bu nedenle bu grup hastalarda alprazolam kullanımı önerilmez.
Geriyatrik popülasyon
Benzodiazepinler ve bu grupla ilgili ürünler sedasyon ve/veya kas-iskelet zayıflığına sebep
olabileceği için düşme riskini arttırması nedeniyle yaşlılarda dikkatle kullanılmalıdır.
Yaşlı ve/veya debil hastalarda, ataksi veya aşırı sedasyonu önlemek amacıyla en düşük etkin
dozun kullanımı prensibi takip edilmelidir (bkz. Bölüm 4.2). Ayrıca solunum baskılanması
riskine bağlı olarak, kronik solunum yetmezliği olan hastalarda düşük doz kullanılması tavsiye
edilir.
Benzodiazepinler alkol veya ilaç suistimali hikayesi olan hastalarda son derece dikkatli
biçimde kullanılmalıdır.
4 /13
Eşzamanlı opioid kullanımı riski
Alprazolam ve opioidlerin birlikte kullanımı sedasyon, solunum depresyonu, koma ve ölümle
sonuçlanabilir. Bu risklerden ötürü, benzodiazepinler veya alprazolam gibi sedatif ilaçların,
opioidler ile reçete edilmesi alternatif tedavi seçeneklerinin mümkün olmadığı hastalar için
geçerli olmalıdır.
Alprazolamı opioidlerle eşzamanlı olarak reçete etmek için bir karar verilirse, en düşük etkili
doz kullanılmalı ve tedavi süresi mümkün olduğunca kısa olmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).
Hastalar solunum depresyonu ve sedasyonunun bulguları ve semptomları açısından yakından
takip edilmelidir. Hastalar ve hasta yakınları bu belirtilerin farkında olmak için
bilgilendirilmelidir (bkz. Bölüm 4.5).
Bağımlılık
Benzodiazepinlerin kullanımı, bu ürünlere fiziksel ve ruhsal bağımlılığın gelişmesine yol
açabilir. Bağımlılık riski tedavi dozu ve süresiyle artar; alkol ve ilaç suistimali hikayesi olan
hastalar için risk daha yüksektir. Farmakolojik bağımlılık terapötik dozlarda ve/veya kişisel risk
faktörü olmayan hastalarda ortaya çıkabilir. Anksiyolitik veya hipnotik endikasyona
bakılmaksızın birkaç benzodiazepin ve türevinin kombine kullanımı ile artmış bir farmakolojik
bağımlılık riski vardır. Suistimal vakaları da bildirilmiştir.
Yoksunluk semptomları:
Alprazolam dahil, benzodiazepin dozunun hızla düşürülmesi ya da aniden kesilmesi
durumunda, yoksunluk semptomları ortaya çıkabilir. Bu belirtiler, hafif disfori ve
uykusuzluktan başlayarak, abdominal kramplar ve kas krampları, baş ağrısı, kas ağrısı, şiddetli
anksiyete, gerginlik, huzursuzluk, zihin karışıklığı, irritabilite, kusma, terleme, tremor ve
konvülsiyonların dahil olduğu majör bir sendroma kadar değişebilir. Şiddetli vakalarda şu
semptomlar görülebilir: Derealizasyon, depersonalizasyon, hiperakuzi, ekstremitelerde uyuşma
ve karıncalanma, ışığa, gürültüye veya fiziksel temasa aşırı duyarlılık, halüsinasyonlar veya
epileptik nöbetler.
Alprazolam tedavisinin kesilmesi sırasında, kullanım dozu tıbbi uygulamalara uygun olarak
yavaşça azaltılmalıdır. Alprazolamın günlük dozunun her üç günde bir 0,5 mg’dan fazla
azalmaması önerilmektedir. Bazı hastalarda daha yavaş doz azaltma gerekebilir.
Rebound uykusuzluk ve anksiyete: Benzodiazepinle tedaviye yol açan semptomların tedavinin
kesilmesi sırasında daha şiddetli biçimde nüks etmesiyle oluşan geçici bir sendrom.
Duygudurum değişiklikleri, anksiyete veya uyku bozuklukları ve huzursuzluk dahil başka
reaksiyonlar da bu duruma eşlik edebilir. Tedavinin ani olarak kesilmesinden sonra yoksunluk
fenomeni/rebound fenomeni riski daha fazla olduğu için, dozun üç günde bir 0,5 mg’ı
geçmeyecek şekilde kademeli olarak azaltılması önerilmektedir. Bazı hastalarda daha da yavaş
bir doz azaltımı gerekebilir.
5 /13
Tedavi süresi
Endikasyona bağlı olarak tedavi süresi mümkün olduğunca kısa tutulmalıdır (bkz. Bölüm 4.2),
fakat azaltma süreci de dahil olmak üzere sekiz ila on iki haftayı geçmemelidir. Durumun
yeniden değerlendirmesi yapılmadan bu dönemi aşan bir uzatma yapılmamalıdır.
Tedavi başlatıldığında süresinin sınırlı olacağı konusunda hastayı bilgilendirmek ve dozun nasıl
azaltılacağını tam olarak açıklamak faydalı olabilir. Ayrıca, hastanın rebound fenomeni
olasılığının farkında olması çok önemlidir; böylece ilacın kesilmesi sırasında bu tür
semptomların oluşması halinde anksiyete en aza indirilecektir.
Etki süresi kısa olan benzodiazepinler söz konusu olduğunda, özellikle de doz yüksekken
yoksunluk fenomeninin doz aralığı dahilinde oluşabileceğine dair işaretler vardır. Etki süresi
uzun olan benzodiazepinler kullanılırken, etki süresi kısa olan bir benzodiazepine geçişte
yoksunluk semptomları ortaya çıkabileceği için geçiş hakkında uyarı yapılması önemlidir.
Amnezi
Benzodiazepinler anterograd amneziyi indükleyebilir. Durum çoğunlukla ürünün
yutulmasından birkaç saat sonra ortaya çıkmaktadır, bu nedenle riskin azaltılması için hastalar
7-8 saat kesintisiz olarak uyuyabileceklerinden emin olmalıdır (bkz. Bölüm 4.8).
Psikiyatrik ve ‘paradoksal’ reaksiyonlar
Huzursuzluk, ajitasyon, irritabilite, agresiflik, delüzyon, aşırı öfke, kabuslar, halüsinasyonlar,
psikozlar, uygunsuz davranış ve diğer istenmeyen davranışsal etkiler gibi reaksiyonların
benzodiazepin kullanımında ortaya çıktığı bilinmektedir. Bu durumda ilaç kullanımı
kesilmelidir. Bu reaksiyonların çocuklarda ve yaşlılarda görülmesi daha muhtemeldir.
Tolerans
Birkaç haftalık kullanımdan sonra benzodiazepinlerin hipnotik etkilerinde kayıp olabilir.
Depresyonda alprazolam kullanan hastalarda, hipomani ve mani vakaları bildirilmiştir.
Benzodiazepinler psikotik hastalıkların birinci basamak tedavisi için önerilmemektedir.
Bu tıbbi ürün laktoz ihtiva eder. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği
ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları
gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Opioidler: Benzodiazepinler veya alprazolam gibi sedatif ilaçların opioidler ile birlikte
kullanımı, aditif merkezi sinir sistemi (MSS) baskılayıcı etkisi nedeniyle sedasyon, solunum
depresyonu, koma ve ölüm riskini artırır. Eşzamanlı kullanımın dozu ve süresi
sınırlandırılmalıdır (bkz. Bölüm 4.4). Alkol ile eşzamanlı alım tavsiye edilmez. Merkezi sinir
sistemini (MSS) baskılayan ilaçlarla kombinasyonunda dikkatli olunmalıdır.
6 /13
Antipsikotikler (nöroleptikler), hipnotikler, anksiyolitikler/sedatifler, antidepresan ajanlar,
narkotik analjezikler, antiepileptik ilaçlar, anestezikler ve sedatif antihistaminikler ile birlikte
kullanıldığında MSS’yi baskılayıcı etkisi artabilir. Narkotik analjeziklerle kullanımı psişik
bağımlılığın artmasına neden olabilecek öfori etkisini arttırabilir.
Farmakokinetik etkileşimler, alprazolam metabolizmasına müdahale eden ilaçlarla birlikte
uygulandığında ortaya çıkabilir.
CYP3A inhibitörleri: Bazı karaciğer enzimlerini (özellikle sitokrom P450 3A4) inhibe eden
bileşikler, alprazolamın konsantrasyonunu yükseltebilir ve etkisini güçlendirebilir. Alprazolam
ile yapılan klinik çalışmalar, in vitro araştırmalar ve alprazolama benzer şekilde metabolize
edilen ilaçlarla yapılan klinik çalışmalar, farklı derecelerde etkileşimin olabileceğini ve
alprazolamın bazı ilaçlarla etkileşebileceğini göstermektedir. Etkileşimin derecesi ve eldeki
bilgilerin türüne göre aşağıdaki öneriler yapılabilir:
Alprazolamın ketokonazol, itrakonazol ya da diğer azol grubu antifungal ilaçlarla kullanılması
önerilmez.
Nefazodon veya fluvoksaminin birlikte uygulanması alprazolamın eğri altı alanını (EAA)
yaklaşık 2 kat artırır. Nefazodon, fluvoksamin ve simetidin ile birlikte kullanılacağında dikkatli
olunmalı ve dozun azaltılması düşünülmelidir.
Fluoksetin, propoksifen, oral kontraseptifler, sertralin, diltiazem ya da eritromisin, klaritromisin
ve troleandomisin gibi makrolid grubu antibiyotiklerle kullanılacağında dikkatli olunması
önerilir.
CYP3A4 indükleyicileri: Alprazolam CYP3A4 tarafından metabolize edildiği için, bu enzimin
indükleyicileri alprazolamın metabolizma hızını artırabilir. HIV proteaz inhibitörleri (örn.
ritonavir) ve alprazolamı içeren etkileşimler karmaşık ve zamana bağlıdır. Kısa süreli, düşük
dozlarda ritonavir, alprazolam klirensinin büyük ölçüde bozulmasıyla sonuçlanarak
eliminasyon yarı ömrünü uzatmış ve klinik etkileri artırmıştır; ancak ritonavire maruziyetin
artması sonucu CYP3A indüksiyonu bu inhibisyonu dengelemiştir. Bu etkileşim nedeniyle
dozun ayarlanması veya alprazolamın kesilmesi gerekecektir.
Digoksin:
Alprazolam kullanımı ile özellikle yaşlı hastalarda (> 65 yaş) digoksin konsantrasyonunda artış
bildirilmiştir. Bu nedenle, alprazolam ve digoksin alan hastalar, digoksinin toksisite bulgu ve
belirtileri açısından izlenmelidir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Pediyatrik popülasyon:
Veri mevcut değil.
7 /13
4.6. Gebelik ve laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
ANSİOX® çocuk doğurma potansiyeli olan bir kadına reçete edildiyse, hasta gebe kalmayı
planladığında veya gebe olduğundan şüphelendiğinde ürünün kesilmesi konusunda doktoruna
başvurması için uyarılmalıdır.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda uygun bir doğum kontrol yöntemi kullanılması
uygundur.
Oral kontraseptifler, CYP3A enzimini inhibe ettikleri için alprazolamın konsantrasyonunu
arttırabilir ve etkisini güçlendirebilir. Bu sebeple doğum kontrol yöntemi olarak oral
kontraseptifler tercih edildiğinde dikkatli olunması önerilir.
Gebelik dönemi
Alprazolamın gebelik ve/veya fetüs/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri
bulunmaktadır.
ANSİOX® gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Benzodiazepin tedavisinden sonra teratojenisite ve doğum sonrası gelişim ve davranış ile ilgili
veriler tutarsızdır. Kohort çalışmalarından elde edilen çok miktardaki veriye dayanarak ilk
trimesterdeki benzodiazepin maruziyeti major malformasyon riskinde artışla
ilişkilendirilmemiştir. Ancak; bazı erken dönem vaka kontrollü epidemiyolojik çalışmalarda
oral yarık riskinde iki kat artış gözlenmiştir.
Gebeliğin ikinci ve/veya üçüncü trimesterinde yüksek dozlarda benzodiazepin tedavisi sonucu
fetüsun aktif hareketlerinde azalma ve kalp ritminde değişkenlik meydana gelmiştir.
Tıbbi nedenlerden dolayı gebeliğin son fazında en düşük dozlarda olsa bile tedavi uygulanmak
zorunda kalınırsa, aksiyel hipotoni gibi gevşek bebek sendromu, düşük kilo alımına yol açabilen
emme problemleri görülebilir. Bu belirtiler geri dönüşlüdür ancak ilacın yarılanma ömrüne
bağlı olarak 1 ila 3 hafta arasında sürebilir. Yüksek dozlarda yenidoğanda solunum
baskılanması veya apne ve hipotermi görülebilir. Ayrıca gevşek bebek sendromu görülmese
bile doğumdan sonra yenidoğan birkaç gün hipereksitilabite, ajitasyon ve tremor gibi yoksunluk
semptomları gözlenebilir. Doğumdan sonra yoksunluk semptomlarının görülmesi etkin
maddenin yarı ömrüne bağlıdır.
Alprazolam tedavisi klinik açıdan gerekli olmadıkça gebelik esnasında kullanılmamalıdr. Eğer
gebelik sırasında alprazolam kullanıldıysa ya da tedavi esnasında gebe kalınırsa; fetüs
üzerindeki potansiyel riskleri konusunda hasta bilgilendirilmelidir.
8 /13
Eğer gebeliğin son fazında alprazolam tedavisi gerekli ise yüksek dozlarda kullanımından
kaçınılmalı ve yoksunluk sendromu ve/veya gevşek bebek sendromu açısından yenidoğan
gözlenmelidir.
Laktasyon dönemi
Benzodiazepinler anne sütüne geçtiğinden, emziren annelere benzodiazepin verilmemelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite
Üreme toksisitesi çalışmalarında, sıçan ve tavşanlarda çok yüksek dozlarda alprazolam
kullanımı ile gelişim geriliği ve fetal ölüm ve iskelet malformasyonu vakalarında artış
gözlenmiştir. Fertilite çalışmalarında, çiftleşme öncesi erkek sıçanların yüksek dozlarda ilaç ile
tedavisi, dişiyi gebe bırakma oranında azalma ile sonuçlanmıştır (bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Sedasyon, amnezi, konsantrasyon bozukluğu ve kas fonksiyonu bozukluğu araç veya makine
kullanma kabiliyetini olumsuz yönde etkileyebilir. Uyku yetersizliği durumunda, dikkat
azalması olasılığı artabilir (bkz. Bölüm 4.5).
Alkol bu etkileri kuvvetlendirebilir (bkz. Bölüm 4.5).
Hastalar ANSİOX® alırken motorlu araç kullanma veya diğer tehlikeli aktiviteleri
gerçekleştirme konusunda uyarılmalıdır.
Bu ilaç kognitif fonksiyonları ve hastaların güvenli bir şekilde araç kullanma kabiliyetlerini
bozabilir. Bu ilaç reçetelendiği zaman, hastalar aşağıdaki şekilde uyarılmalıdır:
– Bu ilaç araç kullanma kabiliyetinizi etkileyebilir.
– İlacın sizi nasıl etkilediğini bilmediğiniz sürece araç kullanmayınız.
4.8. İstenmeyen etkiler
Advers olaylar, eğer görülürse, çoğunlukla tedavinin ilk zamanlarında görülür ve genellikle
tedaviye devam edilmesiyle veya dozun azaltılmasıyla ortadan kalkar.
Advers reaksiyonlar sistem organ sınıfı sıklığına göre aşağıda verilmektedir:
Çok yaygın (≥1/10) ; yaygın (≥1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (≥1/1.000 ila <1/100); seyrek
(≥1/10.000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle
tahmin edilemiyor).
Kontrollü klinik çalışmalara katılan hastalarda alprazolam tedavisi ile oluşmuş istenmeyen
etkiler aşağıda listelenmiştir.
MedDRA
Sistem Organ Sınıfı
Sıklık Advers Reaksiyon
Endokrin hastalıkları Bilinmiyor Hiperprolaktinemi
9 /13
Metabolizma ve beslenme
hastalıkları
Yaygın İştah azalması
Psikiyatrik hastalıklar Çok yaygın Depresyon
Yaygın Konfüzyonel durum,
dezoryantasyon, libido
azalması,anksiyete,
insomnia, sinirlilik, libido
artması*
Yaygın olmayan Mani (bkz. 4.4),
halüsinasyon*, öfke*,
ajitasyon*
Bilinmiyor Hipomani*, agresyon*,
düşmanca davranışlar*,
anormal düşünceler*,
psikomotor hiperaktivite*
Sinir sistemi hastalıkları Çok yaygın Sedasyon, somnolans, ataksi,
hafıza bozukluğu, dizartri,
sersemlik, baş ağrısı
Yaygın Denge bozukluğu,
koordinasyon bozukluğu,
hafıza bozukluğu, dikkat
bozukluğu, hipersomnia,
letarji, tremor
Yaygın olmayan Amnezi
Bilinmiyor Otonom sinir sistemi
dengesizliği*, distoni*
Göz hastalıkları Yaygın Bulanık görme
Gastrointestinal hastalıklar Çok yaygın Konstipasyon, ağız kuruluğu
Yaygın Bulantı
Bilinmiyor Gastrointestinal bozukluk*
Hepatobilier hastalıklar Bilinmiyor Hepatit*, karaciğer
fonksiyon bozukluğu*,
sarılık*
Deri ve deri altı doku
hastalıkları
Yaygın Dermatit*
Bilinmiyor Anjiyoödem*, ışığa aşırı
duyarlılık reaksiyonları*
Kas-iskelet sistemi
bozuklukları, bağ doku ve
kemik hastalıkları
Yaygın olmayan Kaslarda güçsüzlük
Böbrek ve idrar yolları
hastalıkları
Yaygın olmayan İnkontinans*
Bilinmiyor İdrar retansiyon*
Üreme sistemi ve meme
hastalıkları
Yaygın Cinsel disfonksiyon*
Yaygın olmayan Adet düzensizliği*
10 /13
Genel bozukluklar ve
uygulama bölgesine ilişkin
hastalıklar
Çok yaygın Yorgunluk, iritabilite
Bilinmiyor Periferik ödem*
Laboratuvar bulguları Yaygın Kilo değişimi
Bilinmiyor İntraoküler basınç artışı*
*Pazarlama sonrası deneyimler
Alprazolam da dahil olmak üzere benzodiazepinlerin aniden kesilmesi veya dozunun hızlı
azaltılması sonucu geri çekilme reaksiyonları görülmüştür. Geri çekilme semptomları hafif
disfori ve insomniden, abdominal kramplar ve kas krampları, kusma, terleme, titreme ve
konvülsiyon gibi major bir sendroma kadar değişkenlik gösterebilir.
Amnezi
Terapötik dozlarda anterograd amnezi görülebilir. Bu risk yüksek dozlarda daha fazladır. .
Amnezik etkiye bağlı uygunsuz davranışlar görülebilir.
Depresyon
Mevcut depresyon, benzodiazepin kullanımı ile ortaya çıkabilir.
Psikiyatrik ve paradoksal reaksiyonlar
Benzodiazepin ve benzodiazepin benzeri ilaçların kullanımı sırasında, huzursuzluk, ajitasyon,
sinirlilik, agresiflik, delüzyon, aşırı sinirlenme, kabus görme, halüsinasyon, psikoz, uygunsuz
davranışlar ve diğer davranışsal yan etkiler gözlenebilir. Bu etkiler, ANSİOX® kullanımı ile
birlikte ciddi seyredebilir. Belirtilerin daha çok çocuk ve yaşlı hastalarda görülmesi beklenir.
İstenmeyen davranışsal etkilerle ilgili spontan vaka raporlarının çoğunda hastalar, eş zamanlı
olarak merkezi sinir sistemi üzerine etkili başka bir ilaç kullanmakta ve/veya hastaların altta
yatan bir psikiyatrik durumu bulunmaktadır. Borderline kişilik bozukluğu olan hastalar ile
şiddet ya da agresif davranış veya alkol veya madde kötüye kullanım hikayesi bulunan hastalar
bu gibi etkiler açısından risk altında olabilir. Alprazolam ile tedavinin kesilmesinin ardından,
post-travmatik stres bozukluğu olan hastalarda, sinirlilik, düşmanca davranış ve intrusif
düşünceler bildirilmiştir.
Bağımlılık
Terapötik dozlarda kullanılsa bile fiziksel bağımlılık gelişebilir. Tedavinin sonlandırılması geri
çekilme veya rebound fenomeni ile sonuçlanabilir. (bkz. Bölüm 4.4) Psişik bağımlılık
gelişebilir. Benzodiazepinler için ilaç suistimali bildirilmiştir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem
taşımaktadır. Raporlama yapılması ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine
olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye
Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM)’ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta:
tufam@titck.gov.tr; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
11 /13
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Diğer benzodiazepinlerle olduğu gibi, diğer MSS baskılayıcılarla (alkol dahil) kombine
edilmediği sürece doz aşımı yaşamı tehdit edici nitelik taşımamaktadır. Herhangi bir tıbbi
ürünle doz aşımının yönetiminde, birden çok ajanın alınmış olabileceği unutulmamalıdır. .
Bir tıbbi ürünle doz aşımından sonra hastanın bilinci yerindeyse kusma indüklenebilir (1 saat
içinde) veya hasta bilincini kaybetmişse hava yolu korunarak gastrik lavaj yapılabilir. Midenin
boşaltılması bir fayda sağlamıyorsa absorpsiyonu azaltmak için aktif kömür verilmelidir.
Yoğun bakımda solunum fonksiyonlarına ve kardiyovasküler fonksiyonlara özel dikkat
gösterilmelidir.
Doz aşımı semptomları farmakolojik aktivitenin uzantılarıdır ve genellikle konuşmada güçlük,
motor koordinasyon eksikliği ve uyku halinden komaya kadar değişen düzeylerde MSS
baskılanmasıyla ortaya çıkar. Hafif vakalarda görülen semptomlar uyku hali, zihin bulanıklığı
ve letarjiyi kapsamaktadır, daha ciddi vakalarda ise semptomlar ataksi, hipotoni, hipotansiyon,
solunum depresyonu, nadiren koma ve çok nadiren ölümü kapsayabilir.
Flumazenil antidot olarak faydalı olabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: SSS İlaçları- benzodiazepinler
ATC kodu: N05BA12
Diğer benzodiazepinler gibi alprazolam da beyindeki benzodiazepin bağlanma bölgesi için
yüksek afiniteye sahiptir. MSS’de presinaptik ve postsinaptik inhibisyona aracılık eden gama
aminobütirik asidin inhibe edici nörotransmitter etkisini kolaylaştırır.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Emilim:
Alprazolam kolaylıkla absorbe edilir. Oral yoldan uygulandıktan sonra, plazmadaki en yüksek
alprazolam konsantrasyonlarına 1-2 saat içinde ulaşılır.
Dağılım:
Alprazolam, in vitro koşullarda serum proteinlerine % 80 oranında bağlanır.
Biyotransformasyon:
Alprazolam temel olarak oksidasyonla metabolize edilir. Belli başlı metabolitleri, alfahidroksi-alprazolam ve alprazolam türevi olan bir benzofenondur. Bu metabolitlerin plazma
düzeyleri çok düşüktür. Alfa-hidroksi-alprazolamın biyolojik aktivitesi, alprazolamın
aktivitesinin yaklaşık yarısı kadardır.
12 /13
Eliminasyon:
Alprazolamın ortalama yarılanma ömrü 12-15 saattir. Metabolitlerinin yarılanma süreleri,
alprazolamın yarılanma süresi ile aynıdır. Benzofenon metaboliti inaktiftir. Alprazolam ve
metabolitleri, temel olarak idrarla atılır.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Veri mevcut değil.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaşlılar:
Tekrarlayan dozlar birikmeye neden olur. Bu durum yaşlı hastalarda dikkate alınmalıdır.
Böbrek yetmezliği/ karaciğer yetmezliği:
Tekrarlayan dozlar birikmeye neden olur. Bu durum böbrek ve karaciğer yetmezliği olan
hastalarda dikkate alınmalıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Genotoksisite ve karsinojenik potansiyel ile ilgili konvansiyonel çalışmalara dayanan klinik
dışı verilere göre insanlarda hiçbir özel risk gözlenmemiştir.
Sıçanlara 2 yıl boyunca oral yolla alprazolam uygulandığında, kataraktların (dişiler) ve korneal
vaskülarizasyonun (erkekler) sayısında dozla ilişkili bir artış eğilimi gözlenmiştir. Bu lezyonlar,
11 aylık tedaviden sonrasına kadar ortaya çıkmamıştır.
Üreme toksisitesi çalışmalarında, sıçan ve tavşanlarda çok yüksek dozlarda alprazolam
kullanımı ile gelişim geriliği, fetal ölüm ve iskelet malformasyonu vakalarında artış
gözlenmiştir. Fertilite çalışmalarında, çiftleşme öncesi erkek sıçanların yüksek dozlarda ilaç ile
tedavisi, dişiyi gebe bırakma oranında azalma ile sonuçlanmıştır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (sığır kaynaklı sütten elde edilir)
Mikrokristal selüloz
Povidon (K 25)
Krospovidon (A)
Magnezyum stearat
6.2. Geçimsizlikler
Yeterli veri yoktur.
6.3. Raf ömrü
48 ay
13 /13
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Karton kutuda PVC / PVDC – Alüminyum blisterde 50 tablet olarak
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü
Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri”ne uygun
olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Pensa İlaç San.ve Tic. A.Ş.
34398-Sarıyer/İSTANBUL
8. RUHSAT NUMARASI
2021/13
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 25.01.2021
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB’ÜN YENİLENME TARİHİ