Babil’de Hukuk: Hammurabi Kanunları Medeniyeti Nasıl Değiştirdi?

Babil’de Hukuk: Hammurabi Kanunları Medeniyeti Nasıl Değiştirdi?

Antik Mezopotamya’nın kalbinde, tarihte ilk yazılı hukuk sistemlerinden biri olarak kabul edilen Hammurabi Kanunları, insanlık tarihinde devrim niteliğinde bir dönüşüm yaratmıştır. M.Ö. 18. yüzyılda Babil Kralı Hammurabi tarafından derlenen bu kanunlar, yalnızca dönemin adalet sistemini şekillendirmekle kalmamış; aynı zamanda hukukun üstünlüğü, sosyal düzen, sınıf yapısı ve krallık otoritesi gibi kavramların temellerini de atmıştır.

Hammurabi Kimdir?

Hammurabi, M.Ö. 1792-1750 yılları arasında hüküm süren Babil Kralıdır. Başarılı askeri seferlerle Mezopotamya’nın büyük bölümünü Babil egemenliği altına almış, Babil’i bölgenin siyasi ve kültürel merkezi haline getirmiştir. Ancak onu ölümsüzleştiren asıl mirası, hukuk tarihine bıraktığı “Hammurabi Kanunları” olmuştur.

Hammurabi Kanunları Nedir?

Hammurabi Kanunları, 282 madde hâlinde yazılmış olan, dönemin ekonomik, sosyal ve cezai yaşamını düzenleyen kapsamlı bir hukuk derlemesidir. Bu kanunlar:

  • Çivi yazısıyla Akadca olarak yazılmıştır.
  • Diyorit taşa kazınmış ve kamuya açık alanlara dikilmiştir.
  • En bilinen örneği Louvre Müzesi’nde sergilenen steldir, üst kısmında Hammurabi’nin tanrı Şamaş’tan ilahi yetkiyle kanunları alışı betimlenmiştir.

Hukukun İlahi Kaynağı ve Kralın Meşruiyeti

Hammurabi, kanunlarını ilahi bir otoriteden, özellikle adalet tanrısı Şamaş’tan aldığını iddia etmiştir. Bu durum:

  • Kanunların sadece insani değil, tanrısal bir düzenin parçası olduğunu göstermektedir.
  • Kralın, halk üzerindeki otoritesini ilahi adaletin temsilcisi olarak kurduğunu ifade eder.
  • Böylece ilk kez hukuk, siyasi iktidarın araçlarından biri haline gelmiştir.

Kanunların Temel Yapısı

Sınıfsal Adalet

Kanunlar toplumu üç ana sınıfa ayırır:

  1. Avilum (özgür vatandaş),
  2. Muškenum (bağımlı kişi veya devlet hizmetinde olanlar),
  3. Wardum (köleler).

Aynı suç, farklı sınıflardan birine karşı işlendiğinde farklı cezalar öngörülmüştür. Bu sınıf ayrımı, dönemin sosyal yapısının hukuka nasıl yansıdığını açıkça gösterir.

Kısasa Kısas: Adaletin Temel Prensibi

Kanunların birçoğu “göze göz, dişe diş” prensibiyle hareket eder. Bu anlayış:

  • Suç ve ceza arasında orantılılık ilkesini savunur.
  • Modern ceza hukukunda hâlen yankı bulan “suçla orantılı ceza” anlayışının ilk örneklerindendir.

Aile, Mülkiyet ve Ekonomi

  • Boşanma, miras, evlat edinme, zina ve aile içi şiddet gibi konular açıkça düzenlenmiştir.
  • Ticaret, borç-alacak ilişkileri, kira ve ücretli işçilik gibi ekonomik düzenlemeler dikkat çeker.
  • Tapınak mülkleri, tüccarlar ve zanaatkârlar için de ayrıntılı düzenlemeler mevcuttur.

Toplumsal Düzen ve Hukukun Rolü

Hammurabi Kanunları’nın en çarpıcı yönü, sadece cezalandırıcı değil, düzen kurucu ve koruyucu bir anlayışa sahip olmasıdır.

  • Güçlülerin zayıfı ezmesini engellemek amaçlanır.
  • Dul ve yetimlerin korunmasına dair özel hükümler vardır.
  • Yargıçların dürüstlüğü denetlenmiş, yanlış hüküm veren yargıca ağır cezalar getirilmiştir.

Bu yönleriyle Hammurabi Kanunları, hukuk kavramını sadece bir güç aracı değil, aynı zamanda sosyal adaletin garantisi olarak ele almıştır.

Tarihsel Etkisi

Hammurabi Kanunları, sadece Mezopotamya’da değil, daha sonraki hukuk sistemlerinde de iz bırakmıştır.

  • Hitit, Asur ve İbrani hukukları bu sistemden etkilenmiştir.
  • Tevrat’taki bazı yasaların, Hammurabi Kanunları’na benzerliği dikkat çekicidir.
  • Modern hukukun temellerini oluşturan yazılı hukuk, kamuya açık yargı ve hukukun üstünlüğü gibi kavramlar, bu dönemde şekillenmeye başlamıştır.

Arkeolojik Keşif ve Modern Anlamı

1901 yılında İran’daki Susa Antik Kenti kazılarında keşfedilen Hammurabi steli, günümüzde Paris’teki Louvre Müzesi’nde sergilenmektedir. Bu keşif:

  • Hukuk tarihine dair en önemli belgelerden birinin gün yüzüne çıkmasını sağlamıştır.
  • Antik dönemde bile adaletin yazılı hale getirilerek toplum düzeninin sağlandığını göstermiştir.

Özetle

Hammurabi Kanunları, insanlık tarihinde ilk yazılı hukuk sistemlerinden biri olarak, Babil’de sadece adaleti değil, toplumun her alanını şekillendirmiştir. Kral Hammurabi’nin “güçlüyü dizginleyen, zayıfı koruyan” yasa anlayışı; sınıf farklılıklarına rağmen, bir hukuk devleti bilincinin ilk kıvılcımı olarak değerlendirilir. Bugünün hukuk dünyasında hâlâ yankı bulan bu ilkeler, tarihsel bir miras olarak varlığını sürdürmektedir.

Anahtar Kelimeler

Hammurabi Kanunları, Babil hukuku, Mezopotamya adaleti, antik hukuk sistemleri, Hammurabi, yazılı hukuk tarihi, Babil kralı, sosyal adalet, çivi yazısı, hukuk tarihi

index.net.tr © all rights reserved

indexgpt’ye sor!