Kalp Döngüsü: Sistolik ve Diastolik Fazlar
Kalp Döngüsünün Genel Yapısı
Kalp döngüsü, kalbin her bir atışında meydana gelen ardışık olaylar dizisidir. Bu döngü, kalbin dört odacığının (iki atriyum ve iki ventrikül) kanla dolması ve boşalması için gerekli olan tüm mekanizmaları içerir. Kalp döngüsü, her bir kalp atışı ile birlikte sistolik (kasılma) ve diastolik (gevşeme) fazlardan oluşur. Bu fazlar, kalp kaslarının belirli bir düzende çalışmasını sağlar ve kanın vücuda verimli bir şekilde pompalanmasını mümkün kılar.
Kalp döngüsünün temel amacı, oksijenli kanı vücuda, oksijensiz kanı ise akciğerlere taşımaktır. Kalp döngüsü boyunca kalbin sağ ve sol yarısı birbirinden bağımsız ancak senkronize bir şekilde çalışır.
Sistolik Faz: Kalp Kasılma Evresi
Sistolik faz, kalp kaslarının kasıldığı ve kanın ventriküllerden arterlere pompalanmaya başladığı evredir. Bu faz, kalp döngüsünün daha aktif bölümünü oluşturur ve kalbin kanı tüm vücuda ve akciğerlere iletmesini sağlar. Sistolik fazda, ventriküller kasılır ve kanı aort ve pulmoner arterlere gönderir.
Sistolik Fazın Evreleri:
- Ventriküler Kasılma Başlangıcı: Sistolik faz, atriyoventriküler (AV) kapakların kapanması ile başlar. Bu kapanma, “yıkık” kalp sesine neden olur (S1 ses). AV kapaklarının kapanması, kanın atriyumlardan ventriküllere geri akmasını engeller.
- Ventriküler Yükselen Basınç: Ventriküllerin kasılmasıyla basınç hızla artar. Bu basınç artışı, pulmoner arter ve aortun kapaklarını açarak kanın bu damarlar aracılığıyla vücuda ve akciğerlere pompalanmasını sağlar.
- Kan Akışı: Sol ventrikülden oksijen açısından zengin kan aorta, sağ ventrikülden ise oksijensiz kan pulmoner arterlere gönderilir.
Sistolik Fazın Önemi:
Sistolik faz, kalbin en yoğun işlevini yerine getirdiği ve kanın dolaşıma sokulduğu evredir. Ventriküllerin kasılması ve kanın arterlere itilmesi, vücuda oksijen taşıyan kanın sağlanabilmesi için kritik bir adımdır. Bu fazdaki bozukluklar, kalp yetmezliği ve yüksek tansiyon gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.
Sistolik Fazda Meydana Gelebilecek Sorunlar:
- Sistolik Hipertansiyon: Ventriküllerin kasılması sırasında arterlerde aşırı yüksek basınç oluşabilir. Bu durum, kan damarlarında tıkanıklığa yol açarak kalp krizi riskini artırabilir.
- Sistolik Kalp Yetmezliği: Sol ventrikülün yetersiz kasılması, kanın yeterince pompalanamamasına ve kalp yetmezliği belirtilerinin ortaya çıkmasına neden olabilir.
Diastolik Faz: Kalp Gevşeme ve Kanın Dolma Evresi
Diastolik faz, kalp kaslarının gevşediği ve ventriküllerin kanla dolmaya başladığı evredir. Bu, kalp döngüsünün dinlenme evresi olarak kabul edilir ve sistolik fazın ardından gelir. Diastolik fazda, kalbin üst odacıkları olan atriyumlar, ventrikülleri kanla doldurur.
Diastolik Fazın Evreleri:
- Ventriküllerin Gevşemesi: Sistolik faz tamamlandıktan sonra, ventriküller gevşer ve kan atriyumlardan ventriküllere doğru akar. Atriyoventriküler (AV) kapaklar açılır.
- Ventriküler Dolum: Kan atriyumlardan ventriküllere dolmaya başlar. Bu süreç, ventriküllerin doldurulması ve sonraki sistolik faz için hazırlık yapılmasıdır. Diastolik fazın sonunda, ventriküller maksimum doluluk seviyesine ulaşır.
- Pulmoner ve Aortik Kapakların Kapanması: Sistolik fazın sonunda kapanan pulmoner ve aort kapakları, diastolik fazın başlangıcında yeniden kapanarak kanın geriye akmasını engeller.
Diastolik Fazın Önemi:
Diastolik faz, kalbin gevşeyip kanla dolduğu bir evre olduğu için kalbin “dinlenme” dönemi olarak kabul edilir. Bu evre, kalbin bir sonraki sistolik faz için yeterli miktarda kanla doldurulmasını sağlar. Diastolik fazdaki sorunlar, kalbin kanla yeterince dolamamasına ve kalp yetmezliğine yol açabilir.
Diastolik Fazda Meydana Gelebilecek Sorunlar:
- Diastolik Kalp Yetmezliği: Ventriküllerin yeterince gevşememesi, kanın tam olarak dolmamasına neden olabilir. Bu durum, kalbin yeterince kan pompalayamamasına yol açar.
- Yüksek Diastolik Basınç: Diastolik fazda arterlerde yüksek basınç oluşabilir, bu da kalp ve damar sağlığını tehdit eder.
Sistolik ve Diastolik Fazlar Arasındaki İlişki
Sistolik ve diastolik fazlar, kalp döngüsünün birbirini takip eden iki temel aşamasıdır. Sistolik faz, kalbin kasılarak kanı pompaya göndermesini sağlarken, diastolik faz kalbin gevşeyip yeni kanla dolmasını sağlar. Bu iki fazın verimli bir şekilde çalışması, kalbin tüm vücuda yeterli miktarda oksijenli kan gönderebilmesi için gereklidir. Bu fazlar arasındaki dengenin bozulması, kalp hastalıklarının ve yüksek tansiyonun başlıca nedenlerinden biridir.
Özetle
Kalp döngüsü, sistolik ve diastolik fazlardan oluşan ardışık bir süreçtir. Sistolik faz, kalbin kasılarak kanı vücuda pompalamasını sağlarken, diastolik faz kalbin gevşeyip kanla dolmasını mümkün kılar. Her iki faz da kalbin verimli çalışabilmesi için kritik öneme sahiptir. Bu fazlarda meydana gelen bozukluklar, kalp hastalıklarına ve tansiyon problemlerine yol açabilir. Kalp sağlığını korumak için sistolik ve diastolik fazların sağlıklı bir şekilde işleyebilmesi önemlidir.
Bu makale bilgilendirme amaçlıdır. Bir uzman hekime veya doktorunuza danışmadan hareket etmeyiniz.